Geçtiğimiz günlerde Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Beyhan Hıdıroğlu, Gaziantep basın mensupları ile kahvaltıda bir araya geldi.
Açıkçası ilk kez bir kahvaltılı basın toplantısında olmaktan mutlu oldum. Başkan Hıdıroğlu’nun basın mensubu arkadaşlarımızla karşılıklı sohbet etmesi, kendilerinden beklentimizin neler olduğunu sorması da ayrıca özel ve anlamlıydı.
Hani bazen bakarsınız ama göremezsiniz ya! İşte o pencereden göremediklerimizi siz görürsünüz, sizlerde bize yardımcı olun eksik yanımızı siz tamamlayın dercesine…
Bu şehirde eksikleri konuşan olmadığı için bu toplantı bize “Ohhh beee!” dedirtti.
Şehrimizde yaşanan bir dizi sorun var. Kimse bu sorunların üzerine gitmediği gibi tozpembe tablo çizmeye çalışıyor. Peşi sıra büyük bir yığına dönüşen sorunları göz ardı ediyor. Sorunlar bir köşede büyüyedursun, yetkililer toz pembe rüyalarıyla kenti yönetmeyi sürdürüyor.
Hıdıroğlu, “güvenlik, pahalılık, turizm, trafik, madde bağımlılığı, Suriyeli, esnaf, spor, ticaret” dedi ve kanayan yaramıza parmak bastı. Birçok soruna değinerek içimizi rahatlattı. Konuşulmayanları konuştuğu için kendisine minnettarız.
Başkan Hıdıroğlu’nun da gündeme getirdiği konular öyle eskaza geçecek konular değil.
En sevdiğim eylemdir ‘durmak’, ama haklı olanın yanında… Bu huyumu seviyorum.
Devam edelim ve şehrin sorunlarına şöyle bir bakalım;
-İlk ihtiyacımız olan şey şehrin güvenliği. Güvenli olmayan bir şehirde ne ticaret ne turizm yapılır nede yaşanır. Önceliğimiz şehrin güvenliğinin sağlanması ve güvenlik güçlerimize bu konuda vatandaş olarak destek olunması.
-Sanayi şehri olmanın gerektirdiği sorumluluklar pazarlamadan geçer ve iyi bir pazarlama yönetim şekli ile dünyaya açılamaz iseniz elinizdeki malları satamaz ve büyüme oranını yükseltemezsiniz. Ticarette dünyayı keşfetmek arz ve talepleri toplamakla mümkündür. Toplumun kendi kendine yeten yapıdan sosyo – ekonomik bir düzene dönüşmesi ile ihtiyaç olan pazarlama malların, hizmetlerin ve fikirlerin geliştirilmesi, fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılmasına ilişkin planlama ve uygulama sürecidir.
– Zaman insanlar için çok önemlidir. Zamanı iyi kullanamaz iseniz çok yorulursunuz ve işlerinizi yetiştiremezsiniz. Sola dönüşlerle trafikte kaybettiğiniz zaman sinirlerinizi bozar, güne kötü başlarsınız,aylık yakıt masrafınız artar ve ekonominize olumsuz yansır. Milli ekonomi hasar görür,düzen alt üst olur.
– Pahalı bir şehirde kim yaşamak ister. Gelen memur ev kirası yüzünden kaçıyor. Pahalılık almış başını gidiyor. Baklavanın kilosu olmuş 80-90.. Beyran olmuş 18. Dürüm olmuş 15…Çocuklarınızın okul servisi cep yakıyor, işe gitmek için 2 dolmuş değiştiriyorsunuz vay halimize…
– Şehre gelen yabancı turisti cezp edecek bir planınız yoksa Turist gelir müzeyi yarım saate gezer, 1 saat bakırcılar çarşısında alışveriş yapar, 45 dakika da yemeğini yer ve toplam 2-3 saate şehri terk eder. Tek başına Kongre turizmi şehre çok ciddi girdi sağlamaz. Turizmde bir şehrin ekonomiye katkısını arttırmak için turistlerin o şehirde en az 2 gün konaklaması şart. Eğlence, yeme içme, konaklama, alışveriş imkânları genişletilerek hizmet kalitesi yükseltilmelidir.
– Medeniyetler şehri Gaziantep eylem planı hazırlamalı ve Kültür Turizmini canlandırmalıdır. Hamamlar, hanlar..
Şehrimize gelen, hamama girip terlemeden, kirini atmadan gitmemeli…
Gaziantep ezgilerini dinlemeden, Bey mahallesini gezmeden, Zeugma Müzesine hayran kalmadan, Rumkale’den büyülenmeden, Gaziantep mutfağına girmeden, Ezogelini görmeden, Şahinbey’i Şehitkâmil’i Karayılan’ı tanımadan bu şehirden gitmemeli.
Sözün kısası;
Bahçalarda mor meni
Verem ettin sen beni
Nasıl verem olmayım
Eller sarıyor seni
Ben sana yandım gelin
Yanağı allı gelin
Gaziantep yolunda
Öldürdün beni gelin
Türküsünü diline dolamadan, yüreğine komadan gitmemeli bu şehirden!
-Turizmde sıcak para kazanmak istiyorsak, ortak akılla bu işi masaya yatırmalısınız. Dünya’da İtalyan turizm modeli örnektir. İtalya bir Akdeniz ülkesi’dir ve turizm alanında yaptıkları yatırım atağı ile son iki yılda çok yol almış ve turizm lideri olmuştur. İtalya’nın turizm yatırım planı Türk yatırımcılarında İtalya’ya yönelmesini sağlamıştır. Yabancı yatırımcılar da Türkiye’ye geliyor ve yatırım yapıyor. Türkiye’de Ege Bölgesinin turizme girdisi dışında Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ki Mardin, Urfa, Batman(Hasankeyf), Diyarbakır Kültür yolu üzerinde bulunan Gaziantep, Turizm’den daha fazla pay almak için kendisine hedef belirlemelidir. Türkiye Ekonomisinde Sanayide olduğu kadar Turizmde de güçlü olduğunu göstermelidir. Yerli ve yabancı yatırımcıların Turizm alanında yatırım yapmaları için Rumkale bir fırsattır. Gaziantep’in tarih dokusu bir fırsattır.
“Gaziantep’e gelme zamanı” projesi evet çok güzeldi ve bu şehirde herkes çağrıda bulunarak bu projeye katkıda bulundu. Ancak alt yapıyı hazırlayıp, geliştirip ortaya koymadan bu iş zor.
-Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de madde bağımlılığı yaş ortalaması düşmüş ve çözümsüz bir hal almıştır. Gaziantep’te de bu ciddi bir sorundur. Hiç yokmuş yaşanmıyormuş gibi davranırsanız yarın çok geç olabilir. Bir hafta da bana gelen telefon 3’ten fazla. İnsanlar çocuklarını bu illetten kurtaramadığı gibi çare de bulamıyor. Madde bağımlıların artması hırsızlığın ve suç oranlarının artması demektir. Nitekim geçtiğimiz günler de iş yerinden kaçırılarak işkence gören bir kadının başına gelenler yine madde bağımlısı suçlulara örnektir.
-Gelelim şehrimizde yaşayan Suriyeli gerçeğine.. Aslında hiç sorun yokmuş gibi görünse de çok büyük bir sorun var ortada. Biz Suriye’de barışa katkı sağlayarak Suriyeli kardeşlerimize vatanlarını vaat etmedik mi? Peki bugün neden vatandaşlık konuşuyoruz. Kültür yozlaşmasının önüne geçilmez ise yakın tarihte felaket kaçınılmazdır.
Gaziantep Türkiye’nin en güzel şehirlerinden birisidir. Burada yaşamak, bu havayı teneffüs etmek, sabah kalkınca kale altında bir ciğer dürüm yemek, kebap yellemek sözlerle anlatılacak bir şey değil. Amacımız Gaziantep’in turizmde ki büyük pastadan alabildiğince büyük bir pay alması, tanıtılmasıdır. Dünyanın Gaziantep’i görmesi bizimle bu şehrin havasını teneffüs etmesini sağlamaktır. Eleştiriler, anlarsanız yapıcıdır, başarmanıza vesile olur, anlamaz iseniz sadece kişisel kavgaya dönüştürdüğünüz bir kılıçtır.
Birine verilebilecek en büyük cezadır görmezden gelmek… Lütfen bu şehre ceza vermeyin. GÖRÜN ve GERÇEKÇİ OLUN….
Saygılarımla…
