Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı görüşmenin ardından AK Parti Merkez Yürütme Kurulu ( MYK) Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında son kez toplandı.
AK Parti MYK toplantısının ardından açıklama yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu, 22 Mayıs’taki olağanüstü kongrede aday olmayacağını söyledi. Davutoğlu, “Görev süremin 4 yıldan kısa sürmesi benim tercihim değil, bir zaruretin sonucudur” ifadesini kullandı.
AK Parti olağanüstü kongresi 22 Mayıs’ta yapılacak. Davutoğlu 22 Mayıs’a kadar görevini sürdürecek.
Başbakan Davutoğlu 35 dakika süren MYK toplantısı sonrası Genel Başkan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu olağanüstü kongreye kadar Başabakan ve Genel Başkanlık görevini sürdürecek ve kongre günü istifa ederek görevi bir şekilde yeni Başbakan’a ve Genel Başkan’a devredecek. Davutoğlu bundan sonra AK Parti Konya milletvekili olarak görevine devam edecek.
Kongrede aday olmayacağını açıklayan Davutoğlu, bu kararı neden aldığını anlattı.
Ahmet Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“25 yıllık tarihte akademisyen olarak, dışişleri bakanı olarak, başbakan olarak aziz milletimizin hizmetinde olmak gurur vesilesi olmuştur. Bildiğiniz gibi 28 Ağustos 2014’te kurucu genel başkanımız ve liderimiz Tayyip Erdoğan’dan kutsal emaneti devraldım. Canla başla çalıştım, millet şahidim.
Bu dönemde yaşadıklarımız tarihin ve milletin şahitliğinde gerçekleşti. 20 aylık süreç 3 döneme ayrılabilir. Birincisi 62. hükümet dönemidir. Bu dönemde en önemli hedef olarak AK Parti’nin birliğinin muhafazası olmuştur.
Partimizin omurgasından bir şey eksilmemiştir. Bu konuda bana katkıda bulunanlara teşekkürü bir borç biliyorum. Suhuletle ülkeyi seçime götürmek de hedefimizdi. Birçok kaos senaryoları söz konusuydu.
Başbakan olduğum anda başlayan bir meydana okuma vardı; Kobani olayları bahane edilerek yapılan terör olayları. Başında bulunduğum bakanlar kurulu döneminde hiçbir yatırım geride kalmamış, hiçbir yatırımda aksama olmamıştır.
“KARİZMATİK BİR LİDERDEN SONRA…”
Karizmatik bir liderden sonra partinin durumunu herkes merak ediyordu.
7 Haziran-1 Kasım arası kritik bir dönemdi. Partimizin çoğunluğu alamaması dolayısıyla puslu havayı sevenler ortaya çıktı. 7 Haziran akşamı partimizde üzüntü vardı.
7 Haziran’da seçim sonuçları nedeniyle başlarımızın öne eğilmesini gerektirecek bir şey yaşanmadı. Bir bu ülkeyi bir saniye dahi hükümetsiz bırakmadık. Kriz bekleyenler kaos bekleyenler çelikleşmiş bir iradeyi karşılarında buldular.
Zor bir dönemdi. Meclis’te çoğunluğu olmayan bir hükümetin zor kararlar alması gereken bir dönemdi. Başkanlık yaptığım güvenlik zirvelerinde net olarak; madem ki Türkiye’ye savaş ilan edilmiş, ülkemiz terörden temizleninceye kadar mücadele edeceğiz dedik.
1 Kasım seçimlerine terör saldırılarına ve tahriklerine rağmen suhuletle gittik. Yüzde 85 katılım ve yüzde 49.5’la gelen AK Parti iktidarı. Yeni bir dönem başlamıştı. Biz bu yeni dönemin çerçevesini arkadaşlarımızla çizdik.
Terörle mücadele operasyonu başarıyla yürütülüyor. Aldığımız kararlar ne olursa olsun, son ana kadar vazifemiz başında olan bir hükümet vardır. Kurdaki sağlıklı düşüş devam etmektedir. Kimse ekonomi konusunda spekülasyon yapmasın. Ekonomi çevreleri de istikrar ortamının devam edeceği konusunda tereddüt yaşamasın.
Kaynak; NTV