FIRATIN ÖTESİ MÖTESİ KALMADI

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

FIRATIN ÖTESİ MÖTESİ KALMADIAteş düştüğü yeri yakmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıllarda gündeme gelen konular temcit pilavı gibi sürekli olarak medya tarafından önümüze getirilmeye devam ediliyor. Karakollar güvensiz, bu karakollar neden yenilenmiyor, hükümet neden gerekli tedbirleri almıyor vs. Ne yani karakollar kale haline geldiğinde terör bitecek mi? Ekranlarda ahkam kesen stratejistler ise insanları adeta çileden çıkarıyor. Google Earth üzerinden haritalarla yapılan yorumlara güler misin, ağlar mısın dedirtiyor.  Herkes bir şeyler söylüyor ama çözümün muhatapları milletin temsilcileri böyle önemli bir noktada bile bir araya gelip konuşup anlaşamıyorlar. Görülen o ki terörün çözüm kaynağını şimdilik TOKİ’nin yapacağı karakollar oluşturuyor.  Eğer TOKİ bu karakolları yapar ise terör bitecek, karakollara gelse dahi terör içeri girilemeyecek, böylece terör cirit atmaya devam etse de asker karakola sığınıp kendini koruyabilecek. Eğer asker bölgede sadece kendini korumak için bulunuyorsa, bölgenin ve halkın güvenliğini sağlayamayacaksa, bu kadar karakola, bu kadar askeri birliğe bölgede ne gerek var. Bu kadar araç, gereç, silah, askerin barınması, ikmali gibi masrafa ne gerek var. Teknoloji çağında yaşadığımız bir dönemde bu kadar insan gücünün bölgede ne işi var. TOKİ başkanı yaptığı açıklamada aslında olayı çok basit olarak özetledi. Bu bölgede çalışacak eleman, müteahhit bulamıyoruz. Bu sözler aslında olayı ve bölgenin durumunu çok net olarak özetliyor. Tunceli’de kaçırılan müteahhitle diğer iş ve ihaleye girecek olan müteahhitlere göz dağı verildi zaten! Bölgede devlet otoritesi yok. Maalesef örgüt bölgede kendi izni olmadan hiçbir iş yaptırmıyor. Bölgede iş yapmak isteyen müteahhitler örgüte haraç vermek zorunda. Devletin bölgede yapmış olduğu ihaleleri alan firmalar örgüte mutlaka para veriyor. Devlet bir nevi kendi kaynakları ile örgütü beslemiş oluyor. Devlet bölgede insanların can ve mal güvenliğini sağlayamıyor. İşte bütün mesele burada, siz devlet olarak vatandaşınızın can ve mal güvenliğini sağlayamazsanız bu görevi başkaları üstlenir “bakın burada devlet yok biz varız” diyerek vatandaşın tepesine biner, yol keser, asker kaçırır. Şemdinli’ye gelir bayrak dikmeye kalkışır.

ERGENOKON DAVALARI FIRATIN ÖTESİNE GEÇECEK Mİ?

Bölgede çok yoğun bir asker yığınağı varken, ciddi operasyonlar yapılmaması, askerin kışlalara hapsedilmesi, devletin gücünün hissettirilmemesi örgütün işini ciddi anlamda kolaylaştırıyor. Örgüt adeta bölgede rahat bir şekilde cirit atarken, asker kışlada acaba bugün neresi basılacak diye bekliyor. Bölge halkı artık Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığından şüphe etmeye başlamış durumda, örgütün bir sözü ile kepenkler kapatılıyor. Örgüt sürekli olarak “bakın askeri kışlalara kapattık, buranın hakimi biziz, bizim dediklerimizi yapmazsanız sonunuz iyi olmaz” diyerek vatandaşa göz dağı veriyor.   Başbakan Tayyip Erdoğan’ın son olarak katıldığı bir TV Programında itirafını da sizinle paylaşmak isterim. Erdoğan “ Biz göreve geldiğimiz ilk gün terörü nasıl bitiririz diyerek muhataplarla istişare ettik. Bize denen olağan üstü hal bölgesi kaldırılmalı dendi ve biz ilk icraat olarak olağan üstü hal bölgelerini kaldırdık. Burada hata yaptık PKK bu durumdan faydalanarak nefes aldı” yine bir gazetecinin Ergenekon davaları Fırat’ın ötesine ne zaman geçecek sorusuna “ Bize bildiklerini söyledikleri takdirde Ergenekon davaları Fırat’ın ötesine geçecektir.” Cevabını vermişti. Evet İran’ın hatırlayacağınız üzere PJAK sorunu vardı. İran ordusu kararlılıkla geçtiğimiz yıllarda PJAK’ı Türkiye sınırlarına kadar kovalayarak büyük bir operasyon yaptı ve kurtuldu. Şimdilerde ise PKK’ya ciddi destek sağlamaya başladı. Öte yandan Esad PKK’yı sınırımızın tam karşısına konuşlandırdı. Mülteci kamplarına sığınmacı olarak gelerek halkın arasına karışan teröristlere diyecek bir şey zaten yok… Sayısını bilende yok… Son dönemlerde artan hain saldırılarla verilmek istenen mesaj ne? Foça’da askerlerimize yönelik yapılan son saldırıda PKK’nın vermek istediği mesajı alan oldu mu bilmem. Ama Türkiye’nin her yerine pervasızca yerleşen ve her an nereden çıkacakları belli olmayan teröristlerin palazlanmasına kimler sebep oldu? CHP’nin çağrısına ret cevabı veren sayın başbakanımız kendisine çok güveniyor. Kendine güven çok güzel bir şeydir ama öyle zaman gelir ki çok güven zarar getirir. Bence hükümet bir an evvel tedbir almalı ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içerisinde gerekli tedbirleri acilen almalıdır. Ayak basmadığın yer senin değildir. Gerçekleri görün artık. Yıllardır gözünüzü kapattınız,  biz mükemmeliz dediniz ve şuan o boşluktan yararlanarak nefes alan terör örgütü koskoca Türkiye Cumhuriyetine kafa tutuyor. Olağan üstü hal ilan edilmeli ve asker çekildiği kabuğundan çıkarak dağlarda PKK’ya nefes aldırmamalıdır. Özel Harekattan ve JİTEM’den korkan ve kaçacak delik arayanlar şimdilerde ortalarda cirit atar oldu. Düzenli ordu yada paralı ordu sistemi bir an evvel hayata geçirilerek Güneydoğu’da konuşlanmalı. Aksi takdirde iki yıllık görev süresi ile bölgeye giden, arazi şartlarından bir haber olan rütbeli askerlerle bu işin çözülmesi zor görünüyor.

HUDUT KARAKOLLARI NE İŞE YARAR

Bizim bildiğimiz hudut karakolları kaçakçılığın önlenmesi için kurulmuş karakollar olması gerekiyor. Ama gelin görün ki kaçaklığı önleyecek olan hudut karakolları bırakın kaçakçılığı önlemeyi kendisini koruyamaz hale gelmiş, hatta bölgede kaçakçılık artık normal bir ticaret haline dönüştürülmüş. Sınırların bir çok hattında yol boylarında kaçak mazotların, sigaraların aleni olarak satıldığını görmeniz mümkün. Düşünüyorsunuz, burası neresi diyorsunuz. Batıda ki sınır hatlarında emniyet güçlerinin yoğun baskısı varken, sınır hattında bırakın yapsınlar mantığını gördüğünüzde anlam vermekte güçlük çekiyorsunuz.  Kaçakçılık suç mu, değil mi diye düşünüyorsunuz. Kanunlar sadece batıdaki vatandaşlar için mi uygulanıyor diye kendinize sormadan edemiyorsunuz.

PKK denilen bu illetten kurtulmanın mutlaka bir yolu vardır ve bunun için Devletin kademelerinde maaş alan çok sayıda personel bulunmaktadır.  Hükümet vermiş olduğu tavizlerin, dış politikada yapmış olduğu hataların sıkıntılarını şu anda ciddi anlamda yaşamaktadır. Artık PKK olayı haddini aşmış, iş çığırından çıkmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü bir devlettir ve gücünü göstermek zorundadır. Devlet yol boylarında satılan mazotları görmediği sürece, Şemdinli’ye bayrak dikenlere haddini kararlılıkla göstermediği sürece örgüt bırakın Fırat Ötesini gelir FOÇA’ya göz dağı verir. Otorite sağlayamadığınız yerlerde on bin asker yığsanız ne ifade eder.  Kürt halkının sözde özgürlük savunucuları, bölge kaçakçılıktan geçilmiyor ve işin ilginç olanı kendilerine bunu hak olarak görüyorlar. Ben devlete kuruşu kuruşuna vergimi veriyorum ve bugüne kadar kaçak hiçbir şey satmadım. Bire alıp, beşe satarak kolay para kazanmadım. Peki benim özgürlüğümü kim savunacak? Asıl olan bölgede çok büyük paranın ve rantın döndüğü kaçakçılığın bitirilmesi ve çeşmenin kesilmesidir. Terörün var olma sebebi de budur. Türkiye’nin batı sahillerinde bile mafyalaşan güneydoğulu iş adamları kara paralarını sahilde aklayarak örgüte destek sağlamaktan çekinmiyorlar. Devlet bunları bilmiyor mu? Yoksa görmek mi istemiyor.

KÖYLÜLER PKK’YA NASIL DESTEK VERİYOR?

Son düzenlenen hain saldırılarda köylüler PKK’lılara büyük destek veriyor. Geçimli, Şemdinli ve Karataş’ ta düzenlenen saldırılarda ağır silahların dağdan inerek geldiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Birileri gece onları oraya taşıyor, askerler günlerce takip ediliyor ve izleniyor. Geçişler günlerce saatleri dikkate alınarak belirleniyor.  Bir uzman çavuşun sözlerini neden dikkate almıyorsunuz? Yiğitler köyünün hepsi PKK’lı . Köyden açılan ateşe cevap veremeyen ordu ne yapacak. Elimiz kolumuz bağlı. Köylüler çıkıp PKK leşlerini topluyor, yaralıları kaçırıyor. Doçka silahlar aydan gelmedi ya! O kadar baskın olmasına rağmen köylü neden istihbarat vermiyor. Günlerce köy ve ilçelerde boy gösteren örgüt mensuplarını kimse görmüyor mu?  Çünkü hedef ve strateji belli. İşte hayal gören siyasetçilerimiz uykudan erken uyanmak faydanıza olacak yoksa uyandığınızda elinizdekiler kalmayacak. Dağları boş bırakan DEVLET PKK’ya büyük bir nefes aldırdı. Acilen özel harekatçılar dağlarda hakimiyeti sağlamalı! Batıda hoşunuza gitmeyen,  hakkınızda iki satır yazanların bile bütün gücünüzle tepesine binerken, batıda ki esnafın anasından emdiği sütü burnundan getirirken, Güneydoğu’da kaçakçılık yapanları acaba Maliye Bakanlığı hiç görmüyor mu?  Bu devletin sadece batısı değil doğusu da var! Güneydoğu’da ki gerçek;  asker ve polis haricinde devletin Güneydoğu’da ki varlığının yeterli olmayışından kaynaklanmaktadır.  Devlet gücünü ve kararlı belirgin otoritesini bölgede göstermek zorundadır. Yoksa bu kadar şehit vermenin ve arkasına sığınmanın bir anlam ve ifadesi yoktur. Artık karar verme zamanı gelmiştir, “olmak ya da olmamak” işte bütün mesele budur.

0
mutlu
Mutlu
0
kahkaha
Kahkaha
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
susuyorum
Susuyorum
0
_zg_n
Üzgün
0
a_l_yorum
Ağlıyorum
0
sinirli
Sinirli
0
alk_
Alkış
0
be_enmedim
Beğenmedim
FIRATIN ÖTESİ MÖTESİ KALMADI

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Mahmood Coffee
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Gaziantep Haber, Gaziantep Son Dakika, Gaziantep Sağlık Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin