Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi kapsamında “Çalışma Hayatında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’nin Geliştirilmesi” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Ankara Üniversitesi İktisat Bölümü Yard. Doç. Dr. Emel Memiş, 2001 krizindeki daralmanın ardından Türkiye Ekonomisinin 2002 – 2011 yılları arasında yıllık ortalama yüzde 6,5 oranında büyüme kaydettiğini belirtti.
Çalışma Hayatında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’nin Geliştirilmesi” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Ankara Üniversitesi İktisat Bölümü Yard. Doç. Dr. Emel Memiş, kişi başına düşen milli gelirin 2011 itibari ile 10.469 dolar’a yükseldiğinin altını çizerek Toplumsal Kadın Cinsiyet Eşitliğinin Gelişimindeki hedefleri anlattı. Toplumsal cinsiyet konularında Türkiye ve ABD’de birçok çalışmalar yapan Memiş katılımcıların sorularını da yanıtladı. Karşılıklı soru cevap şeklinde yapılan konuşmalarda dikkat çekici konular ele alındı. Kadınların İstihdama kazandırılmasının önünde erkek egemenliğinin olduğunu, öncelikle erkeklerin eğitilmesinin gerektiğini belirten bir katılımcı erkeklerin kadınların önünü açtığı gün kadın istihdamının artacağını söyledi. Diğer yandan bir başka katılımcı ise Kadınların ekonomiye kazandırılması çalışmalarının siyaset alanında da yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye genelinde vali, kaymakam, belediye başkanı ve birçok idari mekanizmalarda kadınların sayılarının çok düşük olduğu bu alanlarda da kadınların hedeflerinin yükseltilmesi gerektiği belirtildi.
G20’nin parlayan yıldızı Türkiye aynı zamanda Çin ve Arjantin’den sonra en hızlı büyüyen üçüncü ülkedir diyen Memiş; “Ulusal İstihdam Stratejesi ( 2012- 2023) hedefleri arasında, Kadın işgücüne katılım oranı 26,7’den % 35 seviyesine çıkartılarak güvenceli esneklik getirilmesi, çocuk bakım evlerinin artırılması ve yaygınlaştırılması, çocuk bakımında yardıma ilişkin tasarılar, diğer hedef ve stratejiler öngörülmektedir. Kadınların ilerlemesini sağlayacak kurumsal mekanizmaların, varolan mekanizmaların kapasitelerinin güçlendirilmesi gerekiyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda erkeklerin farkındalığı ve duyarlılığının artırılması da hedeflerimiz arasındadır” dedi.
BAĞIMSIZ KADINLARDA SOSYAL GÜVENCE ORANI DÜŞÜK SEVİYELERDE
Sosyal Güvence kaynağı incelendiği zaman kendi işi dolayısı ile erkeklerde %92.6 olan sosyal güvenlik oranı kadınlarda sadece %16.0 seviyelerindedir. Bağımlılıkta ise bu oran kadınlarda %84.0 iken erkeklerde %7.4, eş dolayısı ile oluşturulan sosyal güvence kadınlarda %68.4 iken erkeklerde %1.2, anne ve baba üzerinden sağlanan sosyal güvence kadınlarda %12.9 iken erkeklerde %4.3’dür.. Kadınlar sosyal güvence kaynak tablosunda da görüldüğü gibi kadınlarımızın bağımlılık oranı erkeğe göre çok yüksek ve istihdam seviyesi erkeğe oranla çok düşüktür.
Sempozyuma katılan katılımcıların sorularını yanıtlayan konuşmacı Ankara Üniversitesi SBF, İktisat Bölümü Yard. Doç. Dr. Emel Memiş katılımın yüksek olmasının kendini sevindirdiğini, ilk kez geldiği Gaziantep’e çok yakında tekrar gelmek istediğini belirterek misafirperverliklerinden dolayı Gazianteplilere teşekkür etti.
