Şu birkaç saatlik amacı ne olduğu belli olmayan olayın asıl sonuçlarından korkuyorum ben.
Nasıl bir kaostasın Türkiye!
Nasıl bir izlenim bıraktın şimdi dosta düşmana!
Peki ne olacak bundan sonra?
Dövülen, linç girişiminde bulunulan, kafası kesilen o erlerin fotoğrafını her gördüğümde ilk kez görmüş gibi hıçkırıklara boğuluyorum.
2 yaşındaki oğlum siliyor gözyaşlarımı. Evet ben de evlat yetiştiriyorum, hem de böyle acımasız ve karışık bir dünyada.
Korkuyorum evladımın ve tüm diğer evlatların geleceğinden. Öyle endişeliyim ki anlatamam. Dünya boğazımda düğümlenmiş sanki; yutkunsam acıdan öleceğim.
Bir tarafta planlarına bu masum yavrucakları alet eden hainler, diğer tarafta masum oldukları belli olan bu yavrulara zulmeden hainler. Birbirlerinden farkları yok bence.
Hepsi fırsatçı, hepsi bölücü, hepsi hain kere hain.
Düşünsenize; askere yolcu ettiğiniz yakınlarınızı. Anne kucağından belki de ilk kez ayrılmış yavruları. Bir anda olayların farkına varıp, ortasında kalınca neredeyse anne-baba diye bağırıyor gözleri.
Allah sebep olanları, amacı uğruna insanları kurban edenleri kahretsin, perişan etsin!
Gücünüz yüzünde korku ve şaşkınlık dolu ifadelerle teslim olan gariban Ayşe’nin, Fatma’nın evladına mı yetti!
Ne demek kafa kesmek? Yakalanan teröristlere bile yaşama hakkı sunuluyor iken kandırılmış bir vatan evladını vahşice öldürmek ne demek!