Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, Türkiye’nin doğalgaz araması yapılan bölgeye savaş gemilerini göndererek kendilerini taciz ettiği iddiaları nedeniyle müzakere sürecinden çekildiklerini açıklamasının ardından yaşanan kriz devam ediyor.
Son olarak dün Türkiye’nin Atina Büyükelçisinin, Yunanistan Dışişleri Bakanlığına çağrılması krizi bir üst noktaya taşıdı. Yaşanan bu gelişmelerin zamanlamasını manidar bulan Zirve Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Özkaleli, Rum Kesimin asıl amacının halihazırda bölgesel sıkıntılar yaşayan ve pek çok meşguliyeti bulunan Türkiye’yi zor durumda bırakmak olduğunu vurguladı.
Rum Kesimi Doğal Kaynaklara Türkiye’yi Ortak Etmek İstemiyor
Kıbrıs Rum Kesimi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında uzun yıllar önce çeşitli anlaşmalarının zeminine dayanan bir müzakere süreci olduğunu söyleyen Kaleli, “Bu müzakere süreci daha önce de belli dönemlerde sekteye uğradı, pek çok kez karşılıklı veya tek taraflı olarak rafa kaldırıldı ama bu durumlarının birçoğunda geçerli sebepler vardı. Bugün yaşanan olayda ise Rum Kesimi’nin biraz abartılı davrandığı söylenebilir. Çünkü bu olayların temelinde çıkarılacak olan doğal kaynaklara Türkiye’yi ortak etmeme isteği çok ağır basıyor. Bunun dışında son dönemlerde bölgesel çaplı pek çok meşguliyeti bulunan ve sıkıntılı bir süreçten geçen Türkiye’nin boşluğundan faydalanma isteği var Rum Kesimi’nde.” diyerek kriz farklı amaçlar taşıdığını belirtti.
Rum Yönetimi İsteklerinde Taviz Vermiyor
İki bölge arasında uzun yıllardan bu yana uzlaşma sürecinin yaşandığına değinen Özkaleli, “Rum Kesimi ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında çok uzun yıllardır çeşitli ortamlarda heyetler halinde sürdürülen bir uzlaşma süreci var. Bu sürece son zamanlarda Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği de çeşitli noktalarda dahil oldu. Bu durum neticesinde süreç son yıllarda belli oranlarda hız kazanmış durumdaydı ama Rum Kesiminin sürecin başından beri kendi isteklerinden taviz vermemesi ve adanın yönetilme işinin tamamen kendilerine verilmesi isteği uzlaşma sürecinin sonuca ulaşmasını engelliyordu. Diğer yandan sürece dahil olan ve adada hakimiyetleri bulunan iki büyük ülke Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan anlaşmazlıklar ve gerginlikler de olayları çıkmaza sokuyor.” dedi.