Türkiye’nin önde gelen gıda şirketlerinden Şölen, 25. yılını yenilenen yüzüyle kutluyor. Ajandalarındaki her işe Türkiye’nin ve bölgenin önemli bir oyuncusu olmak hedefiyle baktıklarını belirten Şölen CEO’su Elif Çoban, Şölen’in 25. yılını kutlarken tutku ve heyecanlarını yeni logolarına yansıttıklarını söyledi.
Çoban, “2013 yılını 644 milyon TL ciro ile kapattık, ihracatta da 200 milyon dolar çıtasını geçtik. 2014 yılında yüzde 40 büyümeyle 900 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bir yandan Türkiye’nin en fazla ihracat yapan çikolata şirketi konumunu korurken, bir yandan da 16 ülkede marka yatırımlarına devam ediyoruz. En büyük hedefimiz Türkiye’de ve bölgedeki önemli oyunculardan biri olmak, yeni markalaşma hikâyeleri yaratmak. Ozmo ve Biscolata bizim için iki başarılı örnek. Bu örnekleri çoğaltacağız” dedi.
Yenilikçi ve cesur atılımlarıyla çikolata ve çikolatalı ürünler pazarlarında her zaman fark yaratmayı başaran Şölen, 25. yılında yepyeni logosuyla tüketicisinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Şölen’in yeni kurumsal kimliği, son dönemdeki çalışmaları, yatırımları ve gelecek hedefleri Şölen CEO’su Elif Çoban ve Şölen Yönetim Kurulu Üyesi Hazım Ellialtı’nın katılımıyla gerçekleştirilen bir toplantıda basın mensuplarıyla paylaşıldı.
Elif Çoban: “En büyük hedefimiz, Türkiye’de ve bölgede markalaşma hikâyeleri yaratmak”
Yaptıkları her işte katma değer yaratılmasına özen gösterdiklerini ve pazarda fiyatla değil kalite ve farklılaşmayla rekabet ettiklerini belirten Şölen CEO’su Elif Çoban, “Markalarımızı ve ürünlerimizi hep bu pencereden değerlendiriyoruz. İhracatta yakaladığımız ivmede bir diğer kritik başarı faktörü de, bulunduğumuz pazarları derinlemesine analiz ederek yerel stratejiler geliştirme yeteneğimiz. İkinci kez Turquality Programı’na seçilmemizin ardından hedef pazarlarımızda güçlü bir şekilde var olabilmek için yurtdışı ofisleri açmaya devam ediyoruz. Şu anda Dubai, Cezayir, Romanya, Azerbaycan, Suudi Arabistan’da ofislerimiz, Levant Bölgesi, Kanada ve Latin Amerika’da bölge müdürlüklerimiz bulunuyor. Uluslararası İş Birimimiz, 16 ülkede marka yatırımlarına devam ediyor. En büyük hedefimiz, Türkiye’de ve bölgede markalaşma hikâyeleri yaratmak. Ozmo ve Biscolata bizim için iki başarılı örnek. Bu örnekleri çoğaltacağız” dedi.
“Türkiye’nin en çok çikolata ihracatı yapan firmasıyız”
Çikolata, çikolatalı ürünler, bisküvi, kraker, kek, şeker ve lokum pazarlarında her geçen gün yeni ürünlerle yelpazesini genişleten Şölen, dünyanın dört bir yanında bulunan 100’e yakın ülkeye 200’ün üzerindeki çeşidiyle ihracat gerçekleştiriyor. Bu konumda Şölen’i ön plana çıkaran en önemli özelliğin bölgesel markalar yaratmak konusundaki iştahları olduğunu belirten Elif Çoban, ajandalarındaki her işe Türkiye’nin ve bölgenin önemli bir oyuncusu olmak hedefiyle baktıklarını söyledi. 2013 yılı rakamları ve 2014 hedeflerini paylaşan Çoban, sözlerine şöyle devam etti: “Kurulduğumuz günden bu yana ciroda yakaladığımız çift haneli büyümeyi devam ettirerek 2013 yılını 644 milyon TL ciro ile kapattık. İhracatta da 200 milyon dolar çıtasını geçtik. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin hazırladığı ‘2013 Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçı Firması’ listesinde geçtiğimiz yıla göre 6 basamak daha atlayarak 80. sırada yer aldık. İhracatta sektör lideri olarak Türkiye’nin en çok çikolata ihracatı yapan firması olma unvanımızı koruduk. 2014 yılı ciro hedefimiz yüzde 40 büyümeyle 900 milyon TL. Bu ciroya 2000’e yakın çalışanımızla ulaşacağız. 2014 ihracat hedefimiz ise 230 milyon dolar. 2012 yılında Gaziantep’te temelini attığımız, son teknolojiyle tasarlanan ve gıda güvenliği konusunda en üst standartlara sahip olan fabrikamız yakında üretime başlayacak. Bu fabrika için yaptığımız yatırım da 280 milyon TL’ye ulaşacak.”
“25. yılımızı kutlarken tutku ve heyecanımızı yeni logomuza yansıttık”
Elif Çoban, “İlkleri yaratan yenilikçi bir şirket olmamız bizim en önemli yanımız. Biscolata, Milango, Ozmo, Wapps, Luppo, Lokkum markalarına baktığınızda; gerek tasarım, gerek iletişim, gerekse lezzet açısından her birinin tüketiciyi şaşırtan, tüketicinin ilk kez karşılaştığı ürünler ve markalar olduğunu görürsünüz. Örneğin; geleneksel Türk lezzeti lokumunu ilk kez Türkiye’de ve dünyada geniş kitlelerin beğenisine sıra dışı bir tasarım ve sunumla ulaştırdık. Cesur markalarımızdan Biscolata’yı ise her 10 kadından 9’u biliyor” dedi. Çoban, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yenilikçi, modern, cesur, daima ilkleri yapan bir Türk şirketi olarak 25. yılımızı kutlarken tutku ve heyecanımızı yeni logomuza yansıttık. En büyük hedefimiz Türkiye’de ve bölgedeki önemli oyunculardan biri olmak.”
Hazım Ellialtı: “Yeni logomuz ayaklarımız yere sağlam basarken yıldızlara ulaşma isteğimizi yansıtıyor”
Şölen’in yeni logosuyla ilgili ayrıntıları paylaşan Şölen Yönetim Kurulu Üyesi Hazım Ellialtı, Şölen’in uzun yıllar daha çok sanayici ve ihracatçı kimliğiyle tanındığını söyleyerek, “Yıllarca tüketicinin karşısına ‘Bayramınız Şölen Olsun’ diyerek çıktık. Zaman içinde hayatımıza Biscolata, Ozmo, Luppo, Wapps, Lokkum katıldı. Eşsiz, yenilikçi tatlarımızla hayata mutluluk, renk ve heyecan katmaya başladık. Sadece bayramları değil her günü Şölen’e çevirmek istedik. Yeni kimliğimiz ve bu kimliğin en görünen unsuru olan logomuz bu hedefimizi göstersin istedik” dedi. Şölen’in cesur, dinamik ve fark yaratan bir şirket olduğunu söyleyen Ellialtı, yeni logoyu şöyle anlattı: “Öyle bir logo yaratmalıydık ki; yediden yetmişe ancak her tüketici kitlesine özel, farklı lezzette seçenekler sunduğumuz görülsün. Pırıltımız, heyecanımız, işimizi yaparken aldığımız keyif belli olsun. Bölgesel, hatta global markalarımız olsun. Türkiye’nin lider çikolata ihracatçısı olarak dünyanın dört bir yanına, Turquality bayrağıyla markalarımızı taşıma arzumuzu yansıtsın. Tüketicilerimize cesur deneyimler vaat ettiğimizi vurgulasın. Ayaklarımız yere sağlam basarken yıldızlara ulaşma isteğimizi anlatsın. Farklı olduğumuzu göstersin. Sıcaklığımızı, yakınlığımızı, coşkumuzu, ulaşılabilir, genç, çağdaş olduğumuzu göstersin. 2 yıla yayılan ve çok titiz yürütülen bir süreci geride bırakıyoruz. Dünyanın önde gelen stratejik konumlandırma şirketleriyle, tasarım ajanslarıyla birlikte çalıştık. Defalarca tüketicilerimize gittik, onların görüşlerini, beklentilerini, beğenilerini kendimize rehber aldık. Artık çalışmamızın sonuçları hayata geçiyor.”
