Başaran:‘’Bana Yaşını Söyle Sana Hangi Çiçek Olduğunu Söyleyeyim’’
“Kadınlar neden çiçeğe benzer ?”
Kadınlar çiçeğe benzer çünkü bir kadın tıpkı bir çiçek kadar hassas, bir çiçek gibi zarif kırılgan ve narindir. Bir çiçeğe ne kadar iyi bakarsanız size o kadar güzel açar.Hayatınızı renklendirip moralinizi yükseltir.Ama ona iyi bakmazsanız boynunu büker ve solar.
Peki, ama acaba siz yaş aralığınıza göre hangi çiçeksiniz ve sizin duygularınızı hangi çiçek ifade ediyor.
“Merak ediyor musunuz ?”
İşte bu hafta ki yazımızın amacı mevcut yaş aralığınıza göre bir çiçek olsanız duygusal olarak sizleri neler bekliyor karşılaşabileceğiniz sağlık sorunları neler bu konuya değindik.
“Anemon çiçeği”
Yirmili Yaşlar:RÜZGARIN KIZI
Acaba’lar ve Zikzaklar Dönemi
Yirmili yaşlardaki bir kadın, gençliği ifade eden anemon çiçeğine benzer.
Anemon çiçeği Türkiye’de ve dağ lalesi, Yunancaysa şekli sebebiyle rüzgârın kızıdır.
Piskoloijik olarak : Bu yaşlar gençliğin en kritik yaşları olurken kişinin hayatında zik- zaklar çizdiği, acaba dediği bir dönem olarak da nitelendirilir. Yirmili yaşlardaki bir genç kız rüzgâr gibidir. Bu yaşlardaki bir kadının ruhsal durumu bazen doğudan bazen de batıdan eser.
Biyolojik olarak: Yirmili yaşlarda artık hormonlar oturmuş, cildin yapısı belirlenmiştir.
Fiziksel olarak kas yoğunluğunun artışı bu yaşlarda yavaşlar ve kemik gelişimi durur.
Cildin yağ oranı düşer ve ince çizgiler ufak ufak oluşmaya başlar.
“Papatya SEVGİ KADINI”
Otuzlu Yaşlar: Farkındalık ve Bolluk Dönemi
Papatya çiçeği temiz sevgi, bolluk ve sıhhat anlamlarını da ifade eder.
Sevginin ifadesi olan papatya ilkbaharın gelmesiyle kırlarda kendini gösterir.
Otuzlu yaşlar bir hanımefendi için aslında bolluğun ve bereketin yaşıdır.
Biyolojik olarak :Bu yaşlar birçok anlamda yaşlanmanın ilk belirtilerinin yaşandığı zamanlardır.
Sağlık anlamında Cildin kolaj en (elastikiyet) miktarı azalır ve ilk kırışıklıklar kendini gösterir. Bir yaşlanma belirtisi olan saçlardaki ilk beyazlar da yine bu yaşlarda kendini gösterirler.
Psikolojik olarak : Otuzlu yaşlar bir kadının hayatında evlilik, ilk annelik heyecanı, hatta ikinci veya üçüncü kez anne olmak gibi çok özel duyguların da yaşanmasına denk gelen unutulmaz bir dönemdir.Hormonlar sürekli değişiklik gösterdiği için bu yaşta bir kadın zaman zaman kendini artık yaşlanıyor gibi hissedip zamana zaman duygusal dalgalanmalar yaşayabilir.
Tabii bir de papatyanın başka hiçbir çiçeğe nasip olmayan meşhur seviyor sevmiyor falı var, ki sanırım bu falın hepimizin aşk hayatında ayrı bir yeri vardır.
O yüzden otuzlu yaşlar bir kadın için gerek duygusal gerekse fizyolojik anlamda tıpkı papatya çiçeğinin anlamında olduğu gibi sevgi bolluk, bereket ve birçok konuda ilk olduğu için önemlidir.
“Sarı Lilyum”
Kırklı Yaşlar:MANTIK KADINI
Kendine Güven ve Mantık Dönemi
Kırklı yaşlar gençliğin yaşlılığı, ellili yaşlarsa yaşlılığın gençliğidir.
Sarı lilyum çiçeği sevgi ve güven anlamını ifade eden nadir bulunan bir çiçektir.
Psikolojik olarak ;Kırklı yaşlardaki bir kadın tıpkı sarı lilyum çiçeğinin anlamında olduğu gibi kendini daha çok sevip güven duyar. Bu sebeple yirmili veya otuzlu yaşlarındaki gibi rüzgârın etkisiyle hareket etmek yerine, daha fazla mantıklı düşünür ve kendine olan özgüveniyle hareket eder.
Biyolojik olarak ;Kırklı yaşlardaki bir kadını sağlık açısından değerlendirdiğimizde artık sindirim sistemi fonksiyonlarının iyice yavaşladığını görürüz. Aynı zamanda bu yaşlarda ciltte sarkmalar da meydana gelir. Ciltteki çizgiler ve kırışıklıkların da iyice belirginleştiği bu yaşlar yine saçlardaki beyaz oranının gitgide arttığı yaşlardır. Yani anlayacağınız kırklı yaşlardaki bir kadın hem kırklı yaşla- rın gençliğini yaşar hem de ellili yaşlarına hazırlık yaparlar.
Kırmızı krizantem
KEŞKELERİN KADINI
Ellili Yaşlar: Kabul Dönemi
Kırmızı krizantem Yunancada ‘’altın çiçek ‘’anlamına gelir ve anlam olarak da sessiz istekleri ifade eder.
Psikolojik olarak ; Ellili yaşlarında bir kadın yirmili, otuzlu ve kırklı yaşlarına dönüp baktığında, “Keşke o günlerde şunu da yapsaydım. O fırsatlar şu an elime geçse, ah ben şunu da yapmaz mıydım?” diyerek sessiz istekler duyar.
Biyolojik olarak : Ellili yaşları sağlık olarak değerlendirdiğimizde bu yaşlarda artık be- sinlerden alınan kalorilerin çok azı yakılır ve bu yüzden kalorilerin çoğu yağ olarak vücutta, özellikle de bel bölgesinde depolanır!
Bu yaşlarda ciltteki kırışıklıklar da iyice derinleşmiş ve ciltteki yağ oranı azalmış olduğundan cilt sarkar. Saçların da neredeyse hepsi beyazlaşır. Ellili yaşlarda özellikle menopozdan sonra göğüslerde yağ birikimi ve vücut ölçülerinde büyüme olur.
“Kardelen çiçeği”
YA SABIR KADINI
Altmışlı Yaşlar: Ya Sabır Dönemi
Kardelen, kışın karlı günlerinde açmasından ötürü özel bir çiçektir. Karın yağmasını bekleyen bu çiçek, karın kokusunu alır almaz toprağın altından çıkar. Bu yüzden de fedakârlığı ve sabrı ifade eder. Çok nazik ve hassas bir yapıya sahip olduğu için kardelene dokunmamak gerekir. Psikolojik olarak ; Altmışlı yaşlardaki bir kadın da tıpkı kardelenin anlamında olduğu gibi sabırlı, dayanıklı ve hassastır.
Hayatta çok şey yaşayıp birçok şey için fedakarlıkta bulunduğundan artık kimsenin kendisine dokunmasını istemez.
Biyolojik olarak : Altmışlı yaşlarda sağlık adına öncelikle yüzde olmak üzere tüm vücutta ve adalelerde sarkma meydana gelir. Menopozun etkisiyle artık hareket kısıtlılığı da başlamıştır. Ciltteki kırışıklıklar derindir ve saçlar iyice beyazlamıştır. Aslında hayattan en çok zevk alınması gereken bu yaşları iyi değerlendirmek kişinin tamamen kendi elindedir.
“KIRMIZI LALE”
TUTKULU AŞKIN SEMBOLÜ
YETMİŞLİ YAŞLAR VE ÜZERİ
HAYATA SIKI SIKIYA TUTUTAN KADIN
• Yetmiş ve üzeri yaşlarda genellikle
• “Neden bu kadar yüksek bu ses?”
• “Gözlüğüm nerede?”
• “Hiç bir şey göremiyorum.”
• “Kilo alıyorum az yemeliyim.” Bu sesler yükselir
Kırmızı lale ; Doğada çok sık rastlanmayan tutkulu bir aşkın sembolü olan bir çiçektir. Yaş aralığı yetmiş ve üzerinde olan bir kadın hayatta her ne kadar şikayet etse de yılların verdiği tutkulu bir aşkla hayata sıkı sıkıya tutkulu bir şekilde bağlanmıştır.
Biyolojik olarak : Daha yavaş düşünme, algılamada ve yeteneklerde zayıflama, dikkatsizlik, öğrenme yetisinde azalma, motor kabiliyetlerin zayıflaması esneklikte azalma başlamıştır.
Psikolojik olarak ; Kendini yalnız hissetme , ilişkilerde daha seçici olma, insanlara şüphe ile yaklaşma, kendini ve bedenini daha çok dinleme hastalanma korkusu , unutkanlık yetersizlik düşüncesi yaşlılık sendromu ve depresyon gibi duygular kendini gösterir.
“ÇİÇEKLERİN VE KADINLARIN ORTAK 3 İHTİYACI”
Güneş toprak ve su
• Güneşten faydalanmayı ihmal etmeyin : Güneş D vitamini deposudur .Nası ki bir çiçek gün ışı almadığında boynunu büküp soluyorsa insanda D vitamini eksikliğinden dolayı kasların ve kemiklerin güçsüzleşmesi depresyon kilo alma halsizlik sık sık enfeksiyona yakalanma alerji kaşıntı vb gibi .bir çok sağlık sorunu yaşayabilir .O yüzden siz siz olun özellikle gün ışığının en yoğun olduğu saatlerde gün de 15/20 dk.kendinizi dışarı atın ve gün ışığından yararlanın moral motivasyon olarakta iyi hissedin.
• Doğada vakit geçirin : Kendinizi genç hissetmek ,kas kramplarınızı gidermek uykusuzluğunuzla mücadele etmek için doğa da vakit geçirin.Özellikle Toprakta çıplak ayakla yürüyüş yapmak ruh sağlığına iyi gelir ve kendinizi iyi hissederken aynı zamanda egzersizde yapmış olursunuz.
• Kendinizi sudan mahrum bırakmayın : Suyun hayatımızda gerek psikolojik gerekse fizyolojik anlamda etkileri tartışılmaz .Nasıl ki evinizde veya ofisinizde gözünüz gibi baktığınız o çiçeği sulamanız gerekiyorsa kendinize de bu özeni gösterin. Bu noktada çiçeğin suyu size gün içinde su içmeyi hatırlatsın.Ruhsal anlamda kendinizi kötü hissettiğiniz zamanlarda eğer evdeyseniz ılık bir suyla su terapisi yaparak rahatlayabilir dışardaysanız suya yakın yerlerde sahilde yürüyüş yaparak kendinizi olduğunuzdan daha iyi hissedebilirsiniz. .
“Her Yaş İçin Ortak Tavsiyeler”
Kendinizi olduğunuz gibi kabul edin .
Başkaları için değil, kendiniz için yaşayın.
Negatif insanlar üzerinde vakit kaybetneyi bırakın.
Hayatta ki küçük şeylerden keyif alın .
İnsanların hakkınızda düşündüklerini umursamaktan vazgeçin.
Hayır diyebilmeyi öğrenin.
Partnerinize ‘’evet ‘’demeden önce iyi düşünün .
Sevdiğiniz bir işte ilerleyin.
Hayallerinizin peşinden gidin.
Okuyun araştırın hep yeni şeyler öğrenin .
Daha az endişelenin.
Sizi kimsenin anlamadığını düşündüğünüzde gerekirse psikolojik destek almaktan çekinmeyin.
Sağlıklı beslenin ve Haftada üç gün spor yapın.
Tabi Tüm bunları yaparken eğlenmeyi unutmayın ,yalnızlıktan şikayet ederek bahaneler üretip tembellik yapmayın ve kendinizi etrafına mis kokular saçan bir çiçek gibi düşünün..
“Unutmayın Çirkin Kadın Yoktur Tembel Kadın Vardır”
Sevgili her yaştaki hanımefendiler, sevgi nasıl bir gençlik aşısıysa, sağlık da güzelliğin ayrılmaz bir parçasıdır. Bunu bir an bile aklınızdan çıkarmayın. Kendinizi psikolojik olarak karamsar bir ruh hali içinde hissettiğinizde hemen evinizde veya ofisinizde bulunan çiçeklerin bakıma ve ilgiye ihtiyacı olduğunu kendinize hatırlatarak çiçeklerinizin bakımına özen gösterdiğiniz gibi kendinizede aynı ilgiyi gösterin. Ve hayatın herşeye rağmen yaşamaya değer olduğunu kendinize hatırlatarak gülümsemeyi,unutmayın.
Not : Anneler gününü mutlaka kutlayalım!
Bir kadını süsü ve makyajı değil ,anneliği güzelleştirir şimdiden tüm anne ve anne adaylarının anneler gününü kutlu olsun. Haftaya görüşmek üzere
