Gazze İçin Gözyaşı, Doğu Türkistan İçin Sessizlik
Bir Halkın Sessiz İsyanı: Doğu Türkistan Neden Yalnız?
Biriyle din kardeşliğimiz, diğeriyle kan kardeşliğimiz var. Son yıllarda dünyanın dört bir yanında mazlum halkların uğradığı haksızlıklara dair pek çok çağrı yapıldı. Gazze, Suriye ve Filistin gibi bölgeler, uluslararası kamuoyunun gündeminden düşmeyen ve geniş bir dayanışma ağına sahip olan yerler arasında yer aldı. Ancak bir bölge var ki, bu kadar açık bir zulme rağmen sesini dünyaya duyuramıyor: Doğu Türkistan.
Doğu Türkistan, Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde, Uygur Türkleri ve diğer yerel halkların yaşadığı; Çin hükümetinin yoğun baskı, kültürel asimilasyon ve insan hakları ihlalleriyle tarih yazdığı bir coğrafya. Ne var ki, bu bölgedeki dram, dünya çapında oldukça sınırlı bir duyarlılıkla karşılanıyor. Peki neden? Gazze ve Filistin için dünya ayağa kalkarken, Doğu Türkistan’ın sesi neden bir türlü yükselmiyor?
Çin’in Küresel Gücü ve Etkisi
Çin, sadece Asya’nın değil, tüm dünyanın en güçlü ekonomik aktörlerinden biri. Küresel ticaretin ve teknolojinin önemli merkezlerinden biri haline gelen Çin, dünya siyasetinde stratejik bir konumda. Bu durum, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri ile ilgili eleştirilerin genellikle etkisiz kalmasına neden oluyor.
Çin’in ekonomisinin büyüklüğü ve küresel ilişkileri, diğer ülkelerin Pekin yönetimini doğrudan eleştirmesini engelliyor. Pek çok ülke, özellikle ticaret ve yatırım açısından Çin ile olan bağlarını riske atmak istemediği için sessiz kalmayı tercih ediyor. Bu da Doğu Türkistan’daki hak ihlalleri karşısında küresel sessizliği derinleştiriyor.
Dünya Duyarsız, Ama Umut Var mı?
Gazze ve Filistin, yüzlerce yıllık bir direnişin sembolü haline gelirken, Doğu Türkistan daha fazla yalnız bırakılıyor. Ancak bu yalnızlık, bu halkın sesinin çıkmadığı anlamına gelmiyor. Sosyal medya ve insan hakları savunucuları sayesinde Doğu Türkistan’daki dram, giderek daha fazla duyulmaya başladı.
Her ne kadar devletler Çin’in etkisi nedeniyle fazla ses çıkaramasa da, Doğu Türkistan halkının mücadelesi çok daha geniş bir toplumsal dayanışma ve bilinçlenmeyle global ölçekte yankı bulmaya başlamış durumda.
Filistin’in işgal altındaki topraklarında direnen halkı, Suriye’de iç savaşa karşı direnen vatandaşlar ve Gazze’nin kuşatılmış çocukları için dünya ayağa kalkarken, Doğu Türkistan’da da artık bir değişim rüzgârının esmesi gerekiyor. Günümüzde hâlâ sesi duyulmayan bu halka, insan hakları ve özgürlük mücadelesi bağlamında daha fazla destek verilmelidir.
Unutulan Çığlık: Doğu Türkistan
Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri, dünya gündeminde çok daha fazla yer bulmalı ve bu bölge de en az Gazze, Filistin ya da Suriye kadar güçlü bir şekilde savunulmalıdır. Ancak bu, yalnızca devletlerin ya da büyük güçlerin sorumluluğu değildir. Aynı zamanda bizim de sorumluluğumuzdur. Çünkü bir insanın özgürlüğü, tüm insanlığın ortak sorumluluğudur.
Doğu Türkistan’a Duyarsız Kalmamalıyız
Doğu Türkistan’daki dramın göz ardı edilmesinin arkasında pek çok dış etken ve stratejik çıkar yatıyor olabilir. Ancak bu durum, bu halkın sesinin duyulmaması gerektiği anlamına gelmez. Gazze, Filistin ve Suriye için duyduğumuz öfke ve empati, Doğu Türkistan için de gösterilmelidir. Dünya, Çin’in ekonomik gücüne rağmen; insan hakları, özgürlük ve adalet adına daha sesli ve kararlı bir duruş sergilemelidir.
Her birimizin bu unutulmuş çığlığı duyma ve harekete geçme sorumluluğu vardır.
Doğu Türkistan halkının mücadelesi yalnızca Uygur Türkleri için değil, tüm insanlık için bir sınavdır. Bu sınavda sessiz kalmak, zulme ortak olmak anlamına gelir.
Gaziantep Haberler Gaziantep Sağlık Son Dakika News
Gaziantep Haberler, Narkoz Haber, Gaziantep Son Dakika, Gaziantep haberleri, Gaziantep ile ilgili son haberler, Gaziantep gündem haberleri, Gaziantep son gelişmeler bu sitesi…