Bu yıl öyle bir yıl ki acıların üst üste depreştiği, milli değerlerin yok edildiği, üzerimize çöken karabasan misali Suriyeli mülteciler, eğitimin cebindeki gizemli ve gizli plan projeler, Ortadoğu tiyatro sahnesinde başrol oyuncusu Türkiye ve dahası Türk Milletinin hiçe sayılan gücü…
Bu hafta okullar açılıyor vatandaş bağırıyor! Fiyatları yükselten esnafa tepki gösteriyor, gazetecilere dönüp neden yazmıyorsunuz bunları diye söyleniyor.. Öte yandan usulca gıdalara yapılan zamlar.. Terörün gölgesinde geçen günler bazı acıları hissetmemizi maalesef engelliyor. Ha bu arada okul kitaplarından kaldırılan İstiklal Marşı ve Gençliğe Hitabe!! Ne çabuk unuttunuz kurtuluş mücadelesini.. Açlıkla boğuşan Türk askerinin Milli mücadelemizde tarih yazan Atatürk’ü ne çabuk unuttunuz… Aşırı dinciler, milliyetçiler, cumhuriyetçiler ve diğerleri bu ülkede yaşıyor olmanızın ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti Bayrağı altında rahat ve ferah içerisinde yaşamanızın ana temel nedeni nedir? Yaşayacak bir vatan toprağımızın olması değil midir? Unutulmamalıdır ki Türkiye’nin dört bir tarafını kuşatan düşman ülkeler şuan BİZLERİ İÇTEN FETH ETMİŞ ve için için kemiriyor. Elmanın içine kurt düşmeye görsün… Benim çocuğum her sabah evinde Gençliğe Hitabeyi okuyacak bunu kimse engelleyemeyecek. Rant ve menfaat için tüm bunlara göz yumanlar gelecekte bu milletin yüzüne nasıl bakacaksınız. Sağ gösterip sol vuran sizler açılıp saçılacağınıza bizi biz yapan değerlerimize bir zahmet sahip çıkın. Paranın satın alamayacağı tek şey bir Milletin Onuru ve Gururdur.
Şehit cenazelerin de halkı bezdiren emniyet güçlerimize de sormak istiyorum. Niyetiniz nedir? Bu milletin cenazeye hem de şehit cenazesine katılması sizi neden bu kadar kızdırıyor ve insanlara terörist muamelesi yapıyorsunuz, kaba davranıyorsunuz? İnsanların içi yanarken acıya acı eklemek kime ne kazandırıyor. İnsanların güvenliğini sağlamak evet göreviniz ama incitmek ve onurlarını kırmak sizlere yakışmıyor. Açık açık cenazeye katılmayın sesiz sedasız şehitlerimizi gömelim diyorsanız bilelim. Halk ve protokol arasında örülen duvar. Halk her zaman öteki pozisyonunda! Neyse şunun şurasında ne kaldı. Seçimler yaklaşıyor doğal olarak artık hedef kitle HALK! Cenazede, açılış törenlerinde, toplantılarda ve ödül törenlerinde halk ile aralarına duvar örenler üç gün sonra Allah rızası için oyunu bana ver demeye başlar.
Bu memlekette onca acı varken bunun üzerinden siyaset yapan zihniyeti ve destekçilerini kınıyorum. Acı üzerinden siyaset ve hamaset yapmak size hiçbir şey kazandırmaz.
Yerel seçimlere yaklaşırken havada oy kokusu var… MHP İl Kongresini yapmaya çalışırken, AK Parti köy köy, ilçe ilçe gezmeye başladı bile hem de tam kadro! CHP’de yavaş yavaş nereden başlasak diyerek ayağa kalktı. Artık seçim havasına girdik..Haydi oylar havaya!!! Aman dikkat havaya attığımız oylar sonra başımızı yarmasın.
Gönlüm diyor ki AK Parti, CHP’nin hakim olduğu iller İzmir, Muğla, Antalya vs..üzerinde oynayacağına ve ele geçirmeye çalışacağına ilk hedefiniz Diyarbakır olmalı.. Diyarbakır’ı aldığınız gün bu ülkede terör bitecektir. BDP’nin hâkim olduğu iller gerçek amaç ve gayesi siyaset yapmak ve bu ülkeye katkıda bulunmak isteyen çoğunluğun ve halkın iradesine sahip, korku ve baskının olmadığı bir Partinin eline geçtiği zaman terör bu ülkede bitecek yerini kanlı siyaset yerine tatlı rekabete bırakacaktır. İyi haftalar diliyorum.
Atatürk’ün 24.4.1930, Vossiche Zeitung muhabirine verdiği demeçten alıntı
Efendiler, millet bizi buraya gönderdi. Ama biz bu yönetimi ve egemenliğini miras mal gibi ömrümüz boyunca kullanmak için toplanmış değiliz. Ve sizi toplamak ve dağıtmak hakkına hiç kimse sahip değildir. Millet bilmelidir ki bir günde vekillerini toplar ve gönderir. Kimsenin burayı sınırlamaya hakkı ve yetkisi yoktur ve olmamalıdır.( Mustafa Kemal Atatürk)
