MUHASEBE PLATFORMUNDAN ÇÖZÜM SÜRECİNE DESTEK

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

MUHASEBE PLATFORMUNDAN ÇÖZÜM SÜRECİNE DESTEKGaziantep Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası’nın ev sahipliğini üslendiği 33. Doğu-Güneydoğu Anadolu Odaları Başkanlar Platformu Grand Hotel’de İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in katılımıyla yapıldı.

Gaziantep Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nabioğlu ülke ekonomisine yön veren meslek mensupları olarak, ülke ekonomisine daha yararlı olabilmek, daha iyi koşullarda hizmet verebilmek noktasında mesleğin sıkıntılarının masaya yatırıldığı ve 33.sünün Gaziantep’te yapıldığı toplantıda “ortak aklın, toplam faydanın” gereklerine uygun bir yaklaşım sergilemeye çalıştıklarını belirtti. Nabioğlu; bütünüyle siyasetten arınmış, mesleki faaliyet ve gelişmelere odaklı, üye sayısı doksan binleri çoktan aşmış, demokratik sivil bir meslek kuruluşuyuz. Meslek camiasının tüm sorunlarının üstesinden gelme amacı doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz. İçişleri Bakanımız Sayın Muammer Güler ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Fatma Şahin’e bu anlamlı toplantımıza iştirak ettiği için ayrıca teşekkür ediyorum.

ODALARA SİYESET SOKMAK ÇOK TEHLİKELİ BİR OYUNDUR

33. Doğu-Güneydoğu Anadolu Başkanlar platformunda konuşma yapan İstanbul SMMMMO Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yahya Arıkan ise 23 yıldan beri hiçbir inanç, ırk ayrımı yapmadıklarını vurgulayarak konuşmalarında şu sözlere yer verdi: “Odalarımıza siyaset sokmaya çalışıyorlar bu son derece tehlikeli bir oyundur. Bizi eğer bir köprü olarak görüyorlarsa, vergi adaletinin sağlanması isteniyorsa meslek camiasına herkes değer verecek. Muhasebecilik mesleği duygusal bir meslektir. Doktora gidersiniz cebinizde para olmazsa ameliyat olamazsınız, Avukata gidersiniz cebinizde paranız yoksa dava açamazsınız, ama Muhasebeciye gidersiniz, bütün işlerinizi bitirirsiniz ve en son aklınıza gelirse muhasebecinin parasını ödersiniz.”

BARIŞ SÜRECİNİN ARKASINDAYIZ

TÜRMOB Genel Sekreteri Yücel Akdemir günümüzün en önemli sorununun barış süreci olduğunu vurgulayarak “bu süreçte sayın platform başkanımızın söylediklerine ben de katılıyorum. Bu süreçte mutlak eksiklikler olacaktır, tartışılan konular olacaktır, âmâ bunların hiç biri akan kanın durmasında insanların yaşamından önemli değildir. Bu anlamda ben platform başkanımızın sözlerine katılıyorum. Biz meslek camiası olarak, sonuna kadar bu sürecin arkasındayız. Yapılan çalışmaları destekliyoruz. Bu çalışmaların en kısa süre içerisinde sonuçlanması için bizimde üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.”

MUHASEBECİLER ODASI EN İYİ ÇALIŞTIĞIM SİVİL TOPLUM KURULUŞU

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise yaptığı konuşmada, 12 yıldan beri alanda olduğunu ve odaların içerisinde en iyi çalıştığı sivil toplum kuruluşlarından birisinin Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası olduğunu vurguladı. Şahin; “Meslek konularında her zaman bize düşen neyse, yardım edecek şekilde sizden gelen talepleri dinledik ve çözüm odaklı ne şekilde çözülmesi gerekiyorsa takip etmeye çalıştık. STK’ lar çok demokratikleşmenin en temel ana motorlarıdır. Yapısal dönüşümleri yaparken Sosyal Güvenlik ayağı, sağlık reformu, en önemlisi bankacılık reformu ve mali disiplini önemsedik. Devletin yönetimini şeffaf hesap verilebilir mali disiplini koymadığımız sürece bu işleri çözemeyeceğimizi gördük ve kara deliklerin kapanmasını önemsedik. Burada havuza dolan suyun herkese eşit ve adil bir şekilde paylaşılması, yani kaynakların halka adil ve hakça paylaşılmasını çok önemsedik. Bir taraftan kaynakları büyütüp bir taraftan gelir dağılımındaki adaletsizliği giderecek sosyal politikalar ürettik. Şu anda başında bulunduğum bakanlığın görevi bu. Yoksulluğu azaltmak, gelir gider dengesini düzeltmek. Hamdolsun büyük tusinamilere rağmen dünyada yaşanan bu kadar büyük krize rağmen bugün OECD ülkeleri içerisinde gelir dağılımını en iyi düzenleyen ülkeler içerisinde olduk. En fazla borcunu ödeyen daha mayıs ayı içerisinde İMF’ye borcumuzu bitirip, IMF’nin borç talebini değerlendiren bir ülke olduk. Çok önemli bir gelişme. Bunu birlikte başardık.”

ÇÖZÜM SÜRECİNDE EN BÜYÜK DESTEĞİ MUHASEBECİLER VE MALİ MÜŞAVİRLER VERDİ

İçişleri Bakanı Muammer Güler yaptığı konuşmada çözüm sürecine yönelik şu ana kadar hiçbir STK ve meslek örgütünün vermediği desteğin Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odalarının başkanlarının verdiğini, bu nedenle başkanlara teşekkür ettiğini söyledi. Güler; “Doğu ve Güneydoğudan gelen güçlü ve etkin bir oda olarak rutin hizmetleri de esas aldığımızda görüşlerinizin değerlendirmelerinizin kamuoyunda yansıyacağını umduğumuz düşüncelerinizin çok önemli olduğunu özellikle belirtmek isterim. Çözüm sürecindeki en önemli mesele, özellikle odalarımızın meslek teşekküllerimizin Sivil Toplum Kuruluşlarının bu işin içinde olmasıdır. Bu sadece bizim hükümetimizin, sadece bizim partimizin çözeceği sorun değildir. Bu nedenle ben Gaziantep Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odasını bu platform sonucunda açıklayacağını ifade ettiği ortak bildiri nedeniyle kendilerine teşekkür ediyorum.Bir çok platform bunu yapmadı .Bu bir eksikliktir.Bu bizim aynı zamanda Hükümetimizi de bu anlamda daha güçlendirmeye yönelik çalışmalarda eksik kalmaktır.Türkiye’deki bütün STK lar için bütün meslek teşekkülleri için ifade ediyorum.

GAZİANTEP TOPLUMSAL UZLAŞMAYI  ZENGİNLİĞE DÖNÜŞTÜRDÜ

Ben Kürt sorunu veya barış süreci gibi konuları, başka platformlarda konuşmanın, ama çözüm süreci gibi bir konuda odaklanmanın daha uygun olduğuna inanıyorum. Çünkü Türkiye’de Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren birçok kesimin sorunları olmuştur. Bu sadece belli bir kesimin sorunu olarak algılanmamalıdır. Yani bunları burada dile getirmek istemem, hepimiz paydayız, hepimiz görüyoruz. 80 yıldan beri birçok kesim sıkıntılar yaşadı ama bunlar katılımcı demokrasinin ve demokrasinin standartlarının gelişmesiyle beraber aşıla gelen meseleler oldu. Birde barış süreci denilince, biz zaten barışığız. Esasen millet olarak biz birbirimize barışığız ama bizim aramıza nifak sokma anlamındaki çabaları belki çözüme kavuşturmak anlamında biz buna çözüm süreci diyoruz. Ben Mardinliyim, Gaziantep’te 6,5 yıldın fazla valilik yaptım. Bu yörede, farklılıkların nasıl zenginliğe dönüştüğünü, insanların nasıl hoşgörü içerisinde bir birileri ile uzlaştıklarını ve geleceğe yönelik tasavvurlarında ortak hareket ettiklerini hem kendi doğduğum yerde gördüm ama daha ötesini Gaziantep’te gördüm. Gaziantep toplumsal uzlaşmayı zenginliğe dönüştürdü.Bir arada bunu başardı.Türkiye’de model bir il olarak çözüm sürecinde belki de bu bilgede başı çeken il.Hem farklılıkları, hem ret inkar politikalarını bir tarafa bıraktı.Bir anlamda entegre olmayı başardı.Gaziantep’te bu entegrasyonun yaşandığı dönemde Valilik,belediye üniversite,sanayi Odası,Ticaret Odası,Organize sanayi,ihracatçılar Birliği bütün meslek kuruluşları STK lar burada hepsi bir araya geldiler,kimse kimseyi dışlamasın dediler .Ortaya çıkan tablo neyi ifade ediyor;etnik yapıya bakarsanız çok farklı sonuçlar beklersiniz fakat Gaziantep bu birlikteliği başardı.

Bir muktedir iktidar olmadan millet egemenliğinin tesis edilemeyeceğini bilmek lazım.

Türkiye, muktedir iktidarlarla yeni tanışıyor. Bu meseleyi bilmek lazım. Ben 40 yıldır bu işin içindeyim. 40 yıl devletin her kademesinde çalıştım. Bir muktedir iktidar olmadan millet egemenliğinin tesis edilemeyeceğini bilmek lazım. Bu memleket bir sivil anayasayı kendi yapacak. İsterse de yanlış yapsın. Toplum yapıyorsa kendisi yapsın ama bizim adımıza doğruları bizim adımıza yanlışları kimsenin yapmaya hakkı yok. Yanlış yapacaksak da biz yapacağız. Millet yapacak, sivil irade yapacak. Artık vesayet zincirleri gitmiştir. İşte bunu başaranlar demokraside ayakta kalırlar. Başaramayanlar da elbette tarihin bir tarafından kalacaktır

Türkiye’de yaklaşık 30 yıldır ülkemizin enerjisini boşa harcayan ve ayağında adeta bir pranga gibi duran bölücü terör sorunu bugün hala önümüzde, bir sorun olarak devam etmektedir. Geçtiğimiz günlerde bana bir yabancı heyet geldi ve şunu söyledi, ‘Siz,Türkiye’de bu sorunu aşın, ürettiğiniz katma değerin nasıl zenginleştiğini göreceksiniz. Sizin arsalarınızı bile kimsenin almaya gücü yetmeyecektir.’ dedi. Türkiye gerçekten dışarıda bizim gördüğümüzden daha fazla değerli olarak görülüyor. Bunun kıymetini bilmemiz lazım. Türkiye önemli bir dönemeçten geçiyor. Yıllardan beri devam eden bu sorunun çözülmesi, akan kanın durması, anaların gözyaşının dinmesi için hükumetimiz bir riski aldı, bir çabayı gösterdi, elini hatta gövdesini taşın altına koyabildi. Bu sürecin değerini bilmemiz lazım. Türkiye, böylesine büyük bir toplumsal desteği, böylesine büyük bir siyasal gücü arkasında bulunduran bir iktidar ile yönetiliyor. Allah korusun Türkiye bir daha böyle bir güçle bu meseleyi çözmek için bir fırsat daha bulamayabilir. Bunu bir kere bilmek lazım.

Bu sorunu gerçekten çözmek için bir azim ve bir irade var ve o azim ve irade, bu ülkenin Başbakanından var. Hiçbir siyasi kişinin gösteremeyeceği bir cesaretle bu işe el koydu. Ben olayı parti anlamında söylemiyorum. Mutlaka parti olacaktır demokrasi olduğuna göre. Ama devletinde yönetiminde mutlaka hükümetler bulunacaktır. Önemli olan onların aldığı risktir. Bunu çözme konusundaki iradedir. Bu anlamda güçlü bir irade şu anda çözüm sürecinde elini taşın altına koymuştur.”

Başbakanımız tüm siyasi riskleri alarak, bir çözüm sürecini başlattı. Bu süreçte herkesin sorumluluk üstlenmesi ve çözüme katkıda bulunması gerekiyor. Şimdi çözüm sürecinin başarılı sonuçlanabilmesi için gerek hükümet olarak gerek bakanlık olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz.

BU BİLDİRGE BAŞKA KURULUŞLARADA ÖRNEK OLSUN

Bize duyulan güven ve inancın yıllardır kimsenin cesaret edemediği bir fırsat olarak önümüzde durmaktadır. Bu büyük fırsatın kaçırılmaması gerekir diye düşünüyorum. Biz bunu birilerinin kazancı gibi birilerinin kaybetmesi gibi bir platform için de düşünmüyoruz, böyle bir lüksümüz kesinlikle yoktur. Biz bu çözüm sürecini milli birlik ve kardeşlik projesi dediğimiz herkesi kucaklayan bir platform olarak görüyoruz, yoksa birilerinin şartlı beklentilerini karşılamaya yönelik bizatihi değildir. Çünkü bu ülke sadece Güneydoğu’dan da ibaret değildir. Bunu da bilmemiz anlamamız gerekmektedir. Toplumun hepsinin kabul edebileceği herkesin içine sinebileceği ve gelecekte hepimizi bir arada yaşatabilecek bir süreç içerisinde bunu kabullenmek lazım. Elbette ki buna katkı sunanlardan da tarih gelecekte daha farklı şekilde bahsedecektir. Bu bildirgenin başka kuruluşlara da örnek olmasını istiyorum. Üzerinde konuşulacak, tartışılacak ama ayrıntılara takılıp kalınmayacaktır. Bunun zor bir süreç olduğunu düşünüyoruz. Başbakanımızın ifade ettiği gibi savaş kolay, barış zor.Barışta hepimizin gelecekte büyük menfaati var.Çözüm sürecinde bu kararlı katkılarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum” dedi.

0
mutlu
Mutlu
0
kahkaha
Kahkaha
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
susuyorum
Susuyorum
0
_zg_n
Üzgün
0
a_l_yorum
Ağlıyorum
0
sinirli
Sinirli
0
alk_
Alkış
0
be_enmedim
Beğenmedim
MUHASEBE PLATFORMUNDAN ÇÖZÜM SÜRECİNE DESTEK

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Mahmood Coffee
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Gaziantep Haber, Gaziantep Son Dakika, Gaziantep Sağlık Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin