Gaziantep Ülkü Ocakları İl Başkanlığı Hocalı Katliamını protesto etmek amacıyla yürüyüş düzenledi. Kırkayak Parkın’dan başlayan yürüyüşe binlerce ülkücü katıldı.
Yeşilsu Parkı’nda son bulan yürüyüşte basın açılaması yapan, Ülkü Ocakları İl Başkanı Mehmet Fuat Yozbatıran, “Liderin tek emri ile vatan hainlerine ve bölücülere önce Gaziantep’i sonra tüm Türkiye’yi dar ederiz. Bu açık ve net bir uyarıdır” diye konuştu.
Hocalı Katliamının protesto edildiği yürüyüşe Ülkü Ocakları İl Başkanı Mehmet Fuat Yozbatıran, MHP eski İl Başkanı Mustafa Erzin, MHP Kadın Kolları Başkanı Güler Dindar, Eski kadın kolları başkanı Bedriye Tanrıöver, MHP Şahinbey İlçe Başkanı Cahit Çıkmaz, MHP Şehitkâmil İlçe Başkanı Aziz Yücel, Ülkü Ocakları Şahinbey İlçe Başkanı Faruk Öztürk, Ülkücü İşçiler Derneği Başkanı Ökkeş Şentürk, Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Kemal Kazak, Türk Eğitim Sen İl Temsilcisi Bekir Avan, Milletvekili aday adayları ile çok sayıda Ülkücü katıldı.
Yeşilsu’da, Hocalı Katliam’ının 23. yıldönümü sebebiyle yapılan basın açıklaması öncesinde Hocalıda öldürülenler ve Ege Üniversitesi’nde bölücü örgüt yandaşları tarafından öldürülen Fırat Yılmaz Çakıroğlu için saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.
“Zordur bu dünyada Türk olmak, Kıbrıs’ta, Hocalı’da, Anadolu’da, Balkanlar’da, Soy kırıma uğrayıp, yapmadığı soy kırımla suçlanmaktır. Zor iştir Türk olmak’ diyerek sözlerine başlayan
Ülkü Ocakları İl Başkanı Mehmet Fuat Yozbatıran, Azerbaycan’ın Hocalı Kasabasında 26 Şubat 1992’de yaşananların ardından orada canını kanını feda eden soydaşlarını ile çapulcuların üniversite işgaline dur demek adına hayatını kaybeden şehit Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nu anmak için bir araya geldiklerini belirtti.
“HOCALI KATLİAMI SOYKIRIM OLARAK KABUL EDİLMELİDİR”
Yozbatıran, şöyle konuştu: Mazlum, silahsız halkı gaddarca öldürmekle kalmayıp, işkencelere maruz bırakmış, küçük çocuklarının gözlerini çıkartacak kadar hainleşmişlerdir. Sözde soykırıma uğrayan Ermeniler içlerindeki soykırım ve işkence isteğini temiz yürekli Azerbaycan Türklerinden çıkarmışlardır. Dün Hocalı da yaşanan olayları bugün buradaki kalabalık özetlemektedir. Zira bugün Hocalı katliamını, öz kardeşlerimizin uğradığı zulmü yalnızca belirli duyarlı kuruluşlar anmaktadır. Azerbaycan’dan farklı kıtalarda olan devletler Hocalıda yaşanan olayı soykırım olarak kabul etmişken biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bunu Meclisimizde Soykırım olarak kabul etmemişiz ya da edememişiz. Bu ayıp siyasi iktidarların alnında hep kara bir leke olarak kalacaktır. Hocalı katliamı insanlık tarihinde kara bir gündür ve insanlık tarihinin karanlık tarihinde yerini almıştır. Bu suçu işleyenler tarih önünde mutlaka hesabını verecektir. BM’ye üye ülkeler gerçekten barış istiyorlarsa, bu katliam konusunda üzerlerine düşeni yapmaları gerekir. Ne acıdır ki, benliklerinden utanan, tarihi gerçeklere aykırı olarak Ermeniler’den özür dileyen sözde aydınlar, Hocalı’da şahadet şerbeti içenlerin, karnı deşilen anaların, masum bebelerin feryatlarını duymak istememektedirler. Mağdur, başka bir milletten olunca sesleri çok gür çıkan sözde insan hakları savunucuları burada üç maymunu oynamaya devam etmektedirler.”
“GEREKTİĞİNDE ÇAPULCUYA DERSİ VERİLECEKTİR”
“Bugün, dua için semaya açılan ellerimiz, vakti geldiğinde, emri verildiğinde zulme dur demek için hadsize haddini bildirmek için 3-5 çapulcuya vatan öğretmek için Türk’ün gücünü ve varlığını hissettirmek için gerekeni gerektiği şekilde yapacak ve hadsize haddini, zalime zulmünü, çapulcuya da dersini verecektir. Tarihten günümüze kadar Balkanlarda, Kurtuluş Savaşında, Ardahan’da Kars’ta, Van’da sürekli kinle beslenen Ermeniler, Hocalı ’da 56 hamile kadının karnını yaracak kadar adileşmiş ve 26 Şubat 1992’de tüm dünyanın gözü önünde 613 soydaşımızı katletmişlerdir. Peki, nedir bu düşmanlık? Ermenistan’daki okul duvarlarında asılan haritalarda Türkiye’nin 12 ili yer almaktayken, Ermenistan’ın bayrağında Türkiye hudutları içindeki Ağrı Dağı’nın resmi varken, Ermenistan Millî Marşı’nda ‘Topraklarımız işgal altında, bu toprakları azat etmek için ölün, öldürün’ denmekteyken başkaca bir neden aramaya zaten gerek yoktur.”
“ÜLKÜCÜLER TÜRKİYE’NİN TEMİNATIDIR”
Eğe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde çıkan olaylar sonucunda hayatını kaybeden Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nu rahmet ve minnet ile andıklarının altını çizen Ülkü Ocakları İl Başkanı Mehmet Fuat Yozbatıran sözlerini şöyle tamamladı:
“Şunu herkes çok iyi biliyordur ki Ülkücüler bu ülkenin teminatıdır. Bizler vatan için gözünü kırpmadan can veren, kan veren 5 binden fazla şehit vermiş bir camianın mensuplarıyız. Dün olduğu gibi bugünde her birimiz sakınmadan, gocunmadan yine canlarımızı vermeye hazırız. Bizlerin ülkücü hareket olarak sokağa çıkmayışımızın sebebi ne korku, ne de başka bir şeydir. Kardeşkanı akmasın, Fıratlarımız gençliğinin baharında şehit düşmesin, sokaklarımız kan gölüne dönmesin diyedir. Ancak artık sabrımızın son demlerine geldik. İçimizin kanlarını akıttığımız bardak artık taşmıştır.
“AÇIK UYARI”
Eğer ki biz sokaklara çıkarsak başkaları gibi kefenlerimizle çıkmayız, biz sokağa çıkarsak bu vatanın bölünmez bütünlüğüne kastedenler, bölücü zihniyetler, vatan hainleri kefenlerini hazırlamalıdırlar. Açıkça uyarıyoruz. Bizim vatanımızdan, bayrağımızdan başka kaybedecek hiçbir şeyimiz yoktur. Liderin tek emri ile vatan hainlerine ve bölücülere önce Gaziantep sonra tüm Türkiye’yi dar ederiz. Bu açık ve net bir uyarıdır.”
