İnsanlık var olduğu günden bu yana her alanda olduğu gibi sağlık alanında da yaşadıkları sıkıntılara ve hastalıklara çözümler üretmeye çalışmıştır. Bu anlamda ki olumlu çıkarımlarda bulunan kişi yada kişiler bir çok zaman toplum tarafından saygı görmüş ve aynı zaman da topluma yön veren fikirlere imza atmıştır. Elbette bunun nedeni insanın kendi yaşamına verdiği önemdir. Rengi, coğrafyası, kişiliği fark etmeksizin tün dünya insanlarının ortak payelerinden birisi de budur. Tebessümün hüzün olarak ifade edildiği bir öğreti olmadığı gibi… Bugünün teknolojisiyle bile hala tam olarak anlaşıldığını söylemeyeceğimiz klasik bir örnek olan mısır piramitleri, insanın süregelen devirlerde bir çok alanda ulaşabildikleri konusunda fikir verici olmuştur. Konu sağlık ve kişinin yaşamı olunca bu anlamda çalışmalar olmadığını söylemek akılcı bir yaklaşım olmayacaktır. Bu gün hangi ülkeye, hangi yöreye giderseniz gidin mutlaka hastalık ve sağlıkla ilgili çalışmalara rastlayacak ve belki de şaşırtıcı gelişmelerle karşılaşacaksınız… coğrafik şartlar ve bölgenin yapısına göre insanlar hastalıklarıyla ilgili çözümler ürettiğini ismini bilemediğiniz kabilelerde bile makul deneyimler olduğunu görebilirsiniz.
LOKAL SAĞLIK ÇALIŞMALARI SINIRLARI AŞMIŞTIR
Belki küreselleşme yada Ulaşım ve iletişim ile ilgili hızlı gelişmelerin yaşanması neticesinde bu lokal sağlık çalışmaları artık sınırlarını aşmış ve tüm dünyada kısmen de olsa ulaşılabilir olmuştur. Bunun yanında da radyolojik görüntüleme teknolojilerinin hızla gelişmesi beden olarak insanı daha anlaşılabilir bir tabloda gösterebilmektedir. Görsel Anatomi konusundaki ilerlemenin yanında göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçek olduğunu düşünüyorum. Çünkü insan sadece görülebilen bir yapıya sahip değildir. Kalpten bahsederken sadece anatomisinden bahsedersek bu ciddi bir haksızlık ve anlatımda eksiklik olur. Yaşantınızda ki duyguları, hisleri, heyecanları ümitleri çıkarmak gibi! Heyecan yada stresli anlarınızda yaşadıklarınızın ifadesi şudur; insan bedeni görülemese bile etkisi altında olduğu bir takım mekanizmalara sahiptir ve bu mekanizmaların yaşamın devamı üzerinde ki etkisi göz ardı edilemez…
Çoğunlukla gerilerde kalan bir gerçek var. O da insanın taşıdığı ruh kavramının yaşam üzerindeki etkisidir. Evet! insan ruh a sahiptir, ruhun varlığı evrendeki diğer varlıklarla insanı ayırmakta ve insana kattığı şuur değeriyle de evrendeki konumunu belirlemektedir. Görülebilen, görülemeyen değerleriyle İnsan sır içinde bir sır ve kainatın kendisidir. Evrenin özü olmakla birlikte bünyesinde evreni barındırabilecek derecede güzeldir ve en güzele ulaşabilecek surette yaratılmıştır. Yaşadığımız çevreye bir bakalım madenler, bitkiler, hayvanlar ve diğerleri… asla bir kıyas değil! Ama kendi yaşantısı üzerinde en fazla etkili olan ve tercih hakkına sahip varlık insandır. Kainat ve içindekiler hepsi bir düzen ve denge içinde mükemmel bir senfoni ve bu senfonide ki en etkili isim insandır.
Merhaba değerli Narkoz Haber okuyucuları artık sizinleyim … hastalık ve sağlık süreçlerine farklı açılardan bakmak üzere…
Hipokratla bitirmek istiyorum; insan bilmelidir ki neşe ,hoşnutluk, gülme acı üzüntü , karamsarlık ve matem yalnızca beyinden gelir bununla özel bir tarzda sezip bilgiyi elde eder görür işitiriz. Aynı organla deli çılgın olunur, korkular ve dehşet bazen gece bazen de gündüz bizi etkisine alır…
Haftaya görüşmek üzere..
Dr.Bahri Bozgeyik
